SARIKAMIŞ HAREKÂTI
22/12/2025Kafkas cephesindeki Ruslara karşı girişilen Sarıkamış Harekâtı’nın sene-i devriyesinde, vatan müdafaası için çıktığı yolda donarak, çarpışarak ve esir düşerek yitirdiğimiz kahraman şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.
Ekrem ERDEM
Genel Başkan
SARIKAMIŞ HAREKÂTI (22 Aralık 1914 – 4 Ocak 1915)
Osmanlı ordusu tarafından I. Dünya Savaşı esnasında 22 Aralık 1914 – 4 Ocak 1915 tarihlerinde Alman ve Avusturya cephelerinde ferahlık sağlamak üzere Kafkas cephesinde tatbik edilen bu büyük harekât, sadece askerî açıdan değil uğranılan kayıplar sebebiyle de mânevî bakımdan kamuoyunda önemli bir yere sahiptir. Sarıkamış Harekâtı, I. Dünya Savaşı’nın ilk yıllarında Ruslar’ın 1 Kasım 1914’te saldırıya geçerek Erzurum istikametine doğru ilerlemesiyle başlayan çarpışmalar içerisinde farklı bir özellik gösterir.
Türk ordusunun Sarıkamış’ta 90.000 şehid verdiği neredeyse genel bir kabul halini aldıysa da bu doğru değildir. Şehid sayısı konusunda en güvenilir tesbit Ruslar’a aittir. Zira şehid naaşları, karların erimeye başlaması üzerine Rus yetkililerinin nezareti altında müslüman köylülerden oluşturulan işçi grupları vasıtasıyla toplanıp imamlar gözetiminde icra edilen dinî merasimin ardından toplu mezarlara defnedildi. Büyük bir ciddiyetle yürütüldüğü anlaşılan defin işlemlerinin tamamlanmasından sonra her bir mezarın başına oraya kaç şehid defnedildiğini gösteren bir tabela asıldı. Böylece 18.000’i Sarıkamış civarında olmak üzere toplam 23.000 şehidin defnedildiği tesbit edildi (Maslofski, s. 152). Ancak bunların dışında naaşlarına ulaşılamayanlarla 11. Kolordu’nun Aras vadisinde verdiği şehidler de vardı. Bunlar da göz önüne alındığında toplam şehid sayısının Üçüncü Ordu Kurmay Başkanı Felix Guse’nin de ifade ettiği gibi 30.000 civarında olduğu anlaşılır.
General Yudeniç’in günlüğünde ifade edildiğine göre 200 kadarı subay olmak üzere 20.000 civarında Türk askeri de esir edilmişti. Rus savaş raporlarına göre sadece 9. Kolordu’dan esir alınan 200’den fazla subay ve 6000 asker vardı. 9. Kolordu Kumandanı Ali İhsan Latif Paşa da üç tümen kumandanı ve bütün karargâhıyla birlikte esirler arasındaydı. Rus basını onun esaretini abartılı bir şekilde duyurdu. Hakkında küçültücü ifadelere yer vererek 30.000 kişiyle birlikte esir düştüğünü yazdı. Osmanlı basını ise bu haberleri yalanlayarak gerçeği kamuoyundan saklama yoluna gitti. Götürüldükleri kamplarda yaralarına bakılmayan ve çok kötü şartlarda tutulan esirlerin önemli bir bölümü hayatını kaybetti. Sağ kalanlar ise Bolşevik İhtilâli’nden sonra dönebildi. Şehidler ve esirlerden başka etraftaki köylere dağılanlar, hastalar ve yaralılar da vardı. 8 Şubat 1915 tarihli kayıtlara göre hastanelerde 15.808 hasta ve yaralı bulunuyordu. Özellikle tifüs çok can almıştı. Hâfız Hakkı Paşa da Erzurum’da bu hastalıktan ölenler arasındaydı.
Kaynak: TDV İslâm Ansiklopedisi